T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü
Sayı
:
11395140-105[MÜK257-2015/VUK1-19352]-109718
20.04.2017
Konu
:
Kesin İthalatı gerçekleşmeden satılan mallara ilişkin Ba-Bs formu düzenlenmesi ve Ba-Bs formlarında hangi kurun esas alınacağı
………….
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; yurt dışından ithal ettiğiniz iş makinalarının yurt içinde satışı işi ile iştigal ettiğiniz, birden fazla iş makinasının ithalatını aynı Antrepo Giriş Beyannamesi ile yaptığınız, ithal ettiğiniz iş makinalarının kesin ithalatını gerçekleştirmeden antrepoya aldığınız ve finansal kiralama yolu ile satışını gerçekleştirdiğiniz makinalar için finansal kiralama şirketi adına satış faturası düzenlediğiniz, fatura aslını gümrük işlemlerini tamamlayabilmesi için finansal kiralama şirketine teslim ettiğiniz, finansal kiralama şirketinin kesmiş olduğunuz faturaya istinaden kati ithalat beyannamesini açtığı ve gümrükteki KDV’yi ödeyerek kesin ithalatı tamamladığı, bu durumda kesmiş olduğunuz fatura ile kati ithalatın sonuçlanma tarihleri arasında birkaç gün fark olabildiği belirtilerek, malın kayıtlarınıza giriş tarihi ve bedeli olarak hangi tarih ve tutarın esas alınacağı, malın satılması üzerine kesmiş olduğunuz satış faturası tarihinin ve tutarının mı yoksa finansal kiralama şirketinin gümrük beyannamesindeki kapanış tarihi ve kurunun mu esas alınacağı ile Ba-Bs formlarında, kesmiş olduğunuz fatura tarihinin döviz kurunun mu, yoksa finansal kiralama şirketinin gümrük beyannamesinin kapandığı kesin ithalatın gerçekleştiği tarihin döviz kurunun mu esas alınacağı hususlarında Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun;
– 227 nci maddesinde “Bu kanunda aksine hüküm olmadıkça, bu kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsiki mecburidir.”,
– 229 uncu maddesinde “Fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesikadır.”,
– 231 inci maddesinde “Fatura, malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenlenir.”,
– 258 inci maddesinde, “Değerleme, vergi matrahlarının hesaplanmasıyla ilgili iktisadi kıymetlerin takdir ve tespitidir.”,
– 262 nci maddesinde, “Maliyet bedeli, iktisadi bir kıymetin iktisap edilmesi veyahut değerinin artırılması münasebetiyle yapılan ödemelerle bunlara müteferri bilumum giderlerin toplamını ifade eder.”,
– 280 inci maddesinde, “Yabancı paralar borsa rayici ile değerlenir. Borsa rayicinin takarrüründe muvazaa olduğu anlaşılırsa bu rayiç yerine alış bedeli esas alınır.
Yabancı paranın borsada rayici yoksa, değerlemeye uygulanacak kur Maliye Bakanlığınca tespit olunur.
Bu madde hükmü yabancı para ile olan senetli veya senetsiz alacaklar ve borçlar hakkında da caridir…”
hükümlerine yer verilmiştir.
Aynı Kanunun; 148, 149 ve mükerrer 257 nci maddelerinin Maliye Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak 396 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile bilanço esasına göre defter tutan mükelleflerin belirli bir haddi aşan mal ve hizmet alımlarını “Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Ba)” ile mal ve hizmet satışlarını ise “Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs)” ile bildirmeleri yükümlülüğü getirilerek söz konusu yükümlülüğün 2010 yılı ve müteakip yılların aylık dönemlerinde yerine getirilmesinde uygulanacak usul ve esaslar ile bildirim hadleri belirlenmiştir.
396 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin;
– (1.2.1) bölümünde “Bildirim mecburiyeti bulunan mükelleflerce, belirlenen hadler çerçevesinde yapılan her türlü mal ve/veya hizmet alış ve satışları, bunlara ilişkin belgenin türüne (Fatura, irsaliyeli fatura, serbest meslek makbuzu, müstahsil makbuzu, gider pusulası, akaryakıt pompalarına bağlı ödeme kaydedici cihaz fişi, sigorta komisyon gider belgesi ve yolcu bileti gibi) bakılmaksızın Ba-Bs bildirim formlarına dahil edilecektir.”,
– (1.2.2) bölümünde “Mükelleflerin 2010 yılı ve müteakip yılların aylık dönemlerine ilişkin mal ve/veya hizmet alışları ile mal ve/veya hizmet satışlarına uygulanacak had 5.000 TL olarak yeniden belirlenmiştir. Buna göre, bir kişi veya kurumdan katma değer-vergisi hariç 5.000 TL ve üzerindeki mal ve/veya hizmet alışları, “Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Ba)” ile; bir kişi veya kuruma katma değer vergisi hariç 5.000 TL ve üzerindeki mal ve/veya hizmet satışları ise Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs)’nun Tablo II alanında bildirilecektir.”,
– (2.1) bölümünde “Yükümlülük kapsamındaki mükelleflerin mal ve/veya hizmet alış/satışlarının aylık dönemler itibariyle bildirilmesi gerekmektedir. Mal ve/veya hizmet alış/satışlarının bildirilecekleri aylık dönemler, bunlara ilişkin belgelerin düzenlenme tarihi dikkate alınarak belirlenir.”,
– (3.2.2) bölümünde “İthalat işlemlerinin form Ba ile bildirilmesinde gümrük giriş beyannamesinin kapanış tarihi, ihracat işlemlerinin form Bs ile bildirilmesinde ise, fiili ihracatın gerçekleştiği tarih dikkate alınacaktır.”
düzenlemelerine yer verilmiştir.
Diğer taraftan, ekonomik etkili bir gümrük rejimi olan “Antrepo Rejimi”, ithalat vergilerine ve ticaret politikası önlemlerine tabi tutulmamış ve serbest dolaşıma girmemiş eşyanın gümrük antreposuna konulmasına ilişkin hükümleri belirlemektedir. Ayrıca, gümrük antreposu Türkiye Cumhuriyeti gümrük bölgesinde, gümrük gözetimi altında bulunan eşyanın konulması amacıyla kurulan yerler olup, Gümrük Yönetmeliğinin 333 üncü maddesiyle, antrepoda yer alan eşyanın satış yoluyla devrine imkân tanınmıştır.
Yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda; yurt dışından satın aldığınız malların antrepoda, millileştirilmeden satışının yapılması durumunda;
– Söz konusu satış için yukarıda yer verilen hükümler çerçevesinde fatura düzenlenmesi,
– Döviz cinsinden düzenlenen faturanın Türk Lirası karşılığının hesaplanmasına esas teşkil etmek üzere, fatura düzenleme tarihindeki Merkez Bankası döviz alış kurunun dikkate alınması ve
– Bs formunda, firmanız tarafından düzenlenen bu faturanın tarih ve tutarı dikkate alınarak bildirimde bulunulması
gerekmektedir.
Öte yandan, henüz millileşmeden satılan malın emtia olarak değerlenmesinde, fatura düzenleme tarihindeki Merkez Bankası döviz alış kuru dikkate alınarak maliyet bedelinin belirlenmesi gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.
Dosya için Tıklayınız